Yıllık İzinlerin Dijital Ortamda Takibi

Bu konuda yıllık izinlerin takibi için kullandığımız bilişim sistemi önem taşımaktadır. Dava açıldığında bu sistemler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak sisteme müdahale edilerek izin kullanılan günlerin geriye dönük olarak değiştirilmesinin örneğin işçi izin kullanmadığı halde kullanılmış gibi gösterilmesi durumunun mümkün olup olmadığı inceleniyor. Yargıtay da güncel içtihatlarında bu konuyu dikkate alıyor:
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi, E. 2017/34446 K. 2017/19372 T. 26.09.2017:
“Mahkemece, bilgisayar mühendisi bilirkişi tarafından hazırlanan rapor doğrultusunda ROTA adlı uygulama üzerindeki kayıtlardan davacının yıllık izin talepleriyle ilgili tam bir tespit yapılamadığı için bu kayıtlar dikkate alınmayarak yazılı belgelere itibar edildiği ve yıllık ücretli izin formlarına göre karar verildiği belirtilmiştir. Bozma kararı, bilgisayar mühendisi bir bilirkişi ile davalı işyerinde keşif yapılarak bilgisayar kayıtlarının incelenmesine yönelik olup yapılan inceleme sonucunda alınan bilirkişi raporunda, davacının sistem üzerinde izin talebinin olup olmadığının tespit edilemediğinin, davacının izinli olduğu dönemlerde çalışıp çalışmadığı bilgisine erişilemediğinin belirtilmesine göre söz konusu kayıtlar davacının yıllık izin hakkını kullandığını ispatlar nitelikte değildir. Nitekim mahkeme kararında da bu husus belirtilmiştir. Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene ait olup, işveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlaması gerekir. Bu durumda dosya kapsamına göre, başkaca bir delil ile desteklenmeyen izim formlarının tek başına yıllık izin haklarının kullandığına dair delil niteliği taşımadığı nazara alınarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.”

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, E. 2016/2232 K. 2017/21074 T. 12.12.2017:
“Davalı vekili, kök bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde; davalı şirkette yıllık izin kayıtlarının oracle adı verilen bir bilgisayar sistemi üzerinden takip edildiğini, çalışanların izin taleplerini bu sistem üzerinden gönderdiklerini ve her çalışanın kendisine özel şifresinin bulunduğu bu nedenle imzalı bir belge olmadığından bahisle alacağın varlığına hükmedilemeyeceğini savunmuştur.
Davalının savunması doğrultusunda, davalı işyerinde kullanılan bilgisayar sistemi üzerinde gerekli inceleme yaptırılarak, davacının kendi özel şifresi ile izin talebinde bulunup bulunmadığı, bulunmuş ise davalının sunduğu belgeler ile izin talebinde bulunalan dönemlerin örtüşüp örtüşmediği ve sisteme müdahalenin söz konusu olup olmadığı araştırılmalı, davacıdan da bu husus sorularak, elde edilecek sonuç ile dosyadaki diğer bilgi ve belgeler bir değerlendirmeye tabi tutularak, davacının yıllık izin ücreti alacağının bulunup bulunmadığına karar verilmelidir.”

KEP Adresleri Üzerinden Bordro Gönderilmesi
İşçinin kep hesabından iletiyi açması bordronun hazırlanıp işçiye sunulduğuna dair ispat aracı olur, ancak İşçi itiraz etmediği için bordroyu otomatik olarak kabul etmiş sayılmaz.
İşçinin bordroya KEP hesabı üzerinden itiraz etmesine, bordroyu imzalamasına, imza atmakla birlikte ihtirazi kayıt düşmesine imkan tanınmalıdır ve bu sistem işçiye mali külfet getirmeyecek şekilde organize edilmelidir. Bu koşullara uygun olarak KEP hesabı üzerinden işçiye gönderilen ve işçinin de imzalayıp tekrar şirkete gönderdiği bir imzalı bordro olursa bu bordro mahkemede delil olarak kullanılabilecektir.

Av. Ayşenur TUNA